Gündem

İzlenme rekoru kıran dizide ayrılık ve erken final iddiaları

TRT 1 Ekranlarında yayınlanan ve sezona hızlı bir giriş yapan Benim Adım Melek dizisinin çekimleri Gaziantep’teki tarih han ve konaklarda sürüyor. İzlenme rekorları kıran dizinin reytinglerini düştğü ve erken final yapacağı yönündeki eleştirilere yönetmen Cem Akyoldaş cevap verdi. Yönetmen Akyoldaş, “Aksine biz sezona çok iyi bir giriş yaptık. Reytinglerimiz de iyi, gayet yerinde. Bu projeyi hazırlarken 3 sezon olarak düşünmüştük. Niyetimiz de halen o. Seyircimizin ilgisi halen devam ediyor. Yaz döneminde başladık. Pandemiden dolayı erken başladık. Dizi kaldığı yerden reytingi ile devam ediyor. Hayır bu sezon bitmiyor, devam edecek. 3 sezonu tamamlamayı hedefliyoruz” dedi.

Mustafa Mert Koç diziden ayrılacak mı

Dizinin son bölümünde askerde bulunan Ömer karakterini canlındıran oyuncu Mustafa Mert Koç’un diziden ayrılacağı eleştirilerinin de doğru olmadığını belirten Akyoldaş, “Mustafa Mert’i bu sezon başında askere uğurladık. Askere gitmeden önce burada, yayınlanan askerlik sahnesi çekildi. Ama askerliği bitti, geliyor şimdi. Kaldığı yerden askerlik bölümü devam edecek. Onun hikayesi de büyüyecek. Devam edecek. Onunla ilgili de sürprizler var. Hikayesi de bambaşka bir yere doğru gidiyor” şeklinde konuştu.

Cumali ve Seyit Ali’den mesaj

Dizinin sevilen karakterlerinden Cumali’yi canlandıran Nizam Namidar ile Seyit Ali karakterini oynayan Mehmet Çevik de, dizideki dostluğun gerçek hayatta da devam ettirdiklerini kaydetti. Sevilen oyuncu Nizam Namidar, “Biz yayın öncesi ‘Gerçek dost’ diye bir etiket paylaştık. ‘Kaleler, güzeldir sağlamdır. Yıkılan kaleler de vardır ama gerçek dostluk hiç yıkılmaz’ diye. Seyit Ali ile bizim babalardan, dedelerden kalma bir dostluğumuz var. Ben ne olursa olsun o dostluğun baki kalacağını düşünüyorum ama hikaye nereye gider bilmiyorum” şeklinde konuştu. Cumali ve Seyit Ali’nin dostluğu ile insanlara öz eleştiri imkanı tanındığını anlatan Mehmet Çevik ise, “Dost kelimesi arkadaş, tanıdıktan farklıdır. Bu dostluk ile bence insanlara eleştiri mesajı veriliyor. Cumali ve Seyit ali ile topluma biz şunu söylüyoruz. ‘Hayatımıza, aynaya bakınca, çok dostumuz olduğunu kimse söyleyemez. Babamızın, dedelerimizin dostu vardır. Dedeler babalar bilir ki, sıkışınca, yardıma ihtiyacınız olunca gidip istemeye gerek yoktu, zaten dostunuz yanınızda olurdu. Biz dedemizde, babamızda gördüğümüz süreci şimdi yaşadığımız ana çevirdiğimizde, bana dönen, Nizam’a da dönen, ‘herkes oturduğu yerden kendisine ve çevresine bakıyordur. Kaç dostum var, dostlarım ile aram nasıl veya niye dostum yok’ diye öz eleştirildiği gerçeğidir. Dostluk pozitif bir değerdir, toplumunun pozitif anlamda değişmesi için önemlidir. Bizim dayanaklarımızdan biridir. Öfkelendiğimiz, mırmır ettiğimiz, arkamızı dönüp gittiğimiz var ama gece rüyasında bile Seyit Ali, ‘Cumali’ diyor. Cumali de, ‘Seyit Ali’ diyor” dedi.

Sıradaki Haber :  Kahramanmaraşlı kebapçı eli bıçak tutan okumak istemeyen çırak arıyor

Şiddet mesajı

Deneyimli oyuncu Mehmet Çevik, Cumali ve Seyit Ali dostluğu ile şiddete hayır mesajının da verildiğini savunarak, “Cumali ile Seyit Ali arasında, şiddete yönelik hiç bir hareket görmedim. Şurasına kadar kadar gelse bile, bu dostlar sık sık karşı karşıya gelmesine rağmen, şiddete yönelik hareket olmadı. En fazla küs duran, kafasını çeviren, cevap vermeyen bir yerde duruyor. Bu da geçmişi andan yalıtmış insanlara çözüm getiriyor bence” diye ifadelerini kullandı.

“Yangın sahnesini izlerken biz bile tırnaklarımızı yedik”

Filmin sevilen karakterlerinden olan kebapçı Mahmut rolünde oynayan sevilen oyuncu Muharrem Türkseven ise, 33 bölümde yayınlanan yangın sahnesinin izleyen seyircilere hatta kendisine bile tırnaklarını yedirttiğini söyledi. Benim Adım Melek dizisinin hikayesinin çok sevildiği bunun sebebinin ise başarılı bir hikayenin yanı sıra ekibin de özverili ve samimi çalışması olduğunu anlatan Türkseven, “Genel olarak Benim Adım Melek ailesi seyircimiz tarafından çok sevildi. Bizim hikayemiz, seyirciler tarafından çok sevildi.Biz burada kolektif bir iş yapıyoruz. Gaziantep’te herkes evinden ailesinden çok uzakta çalışıyor. Birbirimize sarılarak, kolektif bir iş yapıyoruz. Sımsıkı sarılmış vaziyetteyiz. Hem teknik personel, oyuncu arakadşlarımız, birbirimize kenetlendik. Bu da ekrana yansıyor. Seyirci de kanaat notunu güzel kullanıyor. Geçen bölümde bir yangın sahnesi çektik. O kadar çok konuşuldu ki, herkes o anı yaşadı. Gerçekten yangın varmış, gibi herkes o anı yaşadı. Seyircimiz tırnaklarını yedi ekranın önünde. Biliyoruz biz de izlerken gerçekten tırnaklarımızı yedik ki, biz çektik bu sahneyi. Seyirciler işimizi sevdi ama biz de sevdirdik” ifadelerine yer verdi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu